Bitkiler, eski tarihlerden beri sağlığın korunması ve hastalıklarla savaşta kullanılmaktadır. Son yıllarda yapılan araştırmalar bitki özleri ve bunlardan elde edilen ürünlerin koruyucu ve tedavi edici özellikleri üzerine oldukça yoğunlaşmıştır. Bitkilerle tedavi anlamına gelen Fitoterapi, bilimsel temellere, araştırmalara, klinik çalışmalara dayanmakta olup alternatif bir tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir.
Okan Üniversitesi Diş Hastanesi Restoratif Diş Tedavisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Yeşim Şeşen Uslu, ‘’Bitkiler, sebze ve meyveler antioksidan içermektedirler. Antioksidanlar ‘serbest radikaller’ olarak isimlendirilen maddelere karşı etki gösterirler. Günümüzde sentetik antioksidanlar hakkındaki kuşkulardan dolayı, insanlar doğal antioksidanları (bitkilerde bulunan) tercih etmektedir. Literatürde bitki ekstraktlarının antioksidan etkilerinin incelendiği birçok çalışma bulunmaktadır. Bitkisel kaynaklı ürünlerin, dental plak ve oral hastalıkların tedavisinde yaygın olarak kullanılan kimyasallara alternatif olarak kullanılabileceği de düşünülmektedir. Bitkiler sentezledikleri pitokimyasallar ile oral sağlığı olumlu etkilemektedir. İçerdikleri polifenoller ile enflamasyon kontrolü, detoksifikasyon, antikanser, kilo verdirici etkileri bulunmaktadır’’ dedi.
Ülkemizde olduğu kadar dünyada birçok ülkede yoğun olarak tüketilen çayların da içeriğinde yoğun olarak polifenollerin bulunduğu, bunun da büyük bir kısmını kateşinlerin oluşturduğu bildirilmiştir. Yeşil çay içerisinde bulunan kateşinler, kuvvetli antioksidan özellikte, olup antienflamatuvar etki de göstermektedirler. Daha önce yapılan çalışmalarla yeşil çayın ağız kanserini önlemede etkili olduğu ve yeşil çay tüketimi ile dişeti hastalıkları oluşumu arasında ters bir ilişki olduğu bulunmuştur. Ayrıca yeşil çayın yine içeriğindeki kateşin ile diş çürüğüne yol açan bakterileri ve enzimlerini baskılayarak, dişe yapışmasını engelleyerek diş çürüğünü de önlediği daha önce yapılan çalışmalarla ortaya konmuştur. Yeşil çay ayrıca dişlerin yapısını güçlendirdiği bilinen florür bakımından da zengindir.
Son yıllarda yeşil çayın dişlerin asit ile aşınması anlamına gelen dental erozyon üzerine etkisini araştıran birçok çalışma yapılmıştır.
Okan Üniversitesi Diş Hastanesi Restoratif Diş Tedavisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Yeşim Şeşen Uslu, diş aşınmaları hakkında önemli bilgiler verdi.
Diş aşınmaları günümüzde en sık karşılaşılan problemlerden biri haline gelmiştir. Diş aşınmalarından erozyon (asit kaynaklı diş aşınması) da önemli ve erken dönemde önlem alınması gereken diş aşınmalarındandır. Yaşam koşullarının değişmesiyle beraber asitli yiyecek ve içeceklerin tüketim miktarı ve sıklığının günümüzde artış göstermesi ile dental erozyonun etyolojisi, görülme sıklığı, önlenmesi ve tedavisine yönelik yaklaşımlar da giderek önem kazanmıştır. Dental erozyon herhangi bir bakteriyel etken olmaksızın kimyasal etkenler yolu ile meydana gelen diş sert doku kaybı olarak tanımlanmaktadır.
Erozyona neden olan başlıca etkenler, bireyin alışkanlıklarına bağlı olduğundan, bunların kontrol altına alınması oldukça zordur. Bu nedenle, tedavi stratejileri daha çok erozyonu önleme yönünde geliştirilmektedir.
Yeşil çay ile gargara yapılması dental erozyonu azaltıyor
Diş erozyonunu önlemede asit maruziyetini azaltmak, tükürük akışını artırmak, demineralizasyonu azaltıp remineralizasyonu artıran preparatlar kullanmak ve minenin asit direncini artırmak etkili olmaktadır. Flor içerikli vernik, solüsyon, jel uygulamaları, cam iyonomer içerikli pit ve fissür örtücü, çeşitli diş macunları, lazerler bunlardan bazılarıdır.
2009 ve 2010 yıllarında yapılan çalışmalarla, ağzın yeşil çay ile çalkalanmasının dental erozyonu ve aşınmayı azalttığını ve dental erozyonu önlemede kullanabileceğini belirtmişlerdir. Yine 2009 yılındaki çalışmalar ile yeşil çayın dişin sertlik değerini arttırdığını ve dental erozyona karşı koruduğunu ortaya koymuşlardır. Yapılan bilimsel çalışmalar ışığında yeşil çay ile gargara yapılmasının dental erozyonu azaltıcı, önleyici etki gösterebileceği düşünülmektedir.
Ayrıca yeşil çayın şekersiz içilmesi ağız ve diş sağlığı açısından önem taşımaktadır