“Günlük hayattaki pek çok kötü alışkanlık, çene eklemi rahatsızlığına neden olabilmektedir. Çene eklemi hastalıklarında tedavi süreci, en basitten komplekse doğru ilerlerken; hastanın rutinde yaptığı diş sıkma, uzun süreli sakız çiğneme, tırnak yeme, kalem ısırma, dudak yeme gibi kötü alışkanlıklardan uzak durması gerekmektedir” diyen İstanbul Okan Üniversitesi Diş Hastanesi Protetik Diş Tedavisi Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Bahar Gürpınar, açıkladı.
Çene eklemi; alt çene ile kafatasını birbirine bağlayan eklemdir. Bu iki kemik yüzeyi arasında, aşınmayı engelleyen bir kıkırdak disk bulunur. Çene eklemi rahatsızlıkları genelde bu kıkırdak disk ile çevre bağlar veya kaslarda oluşabilecek rahatsızlıkları kapsar. Çoğunlukla bayanlarda ve 20-40 yaş arası bireylerde görülür.
Çene Eklemi Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?
Bu belirtiler, çene eklemi hastalıklarının işareti olabilir. Çene eklemi hastalıklarının temelinde; genetik, travma, çeneler arası ilişkilerde bozuklular, diş eksiklikleri, stres ve psikolojik bozukluklar, diş sıkma-gıcırdatma gibi kötü alışkanlıklar, iltihabi ve neoplazik hastalıklar yer alır.
Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
Çene eklemi hastalıklarında tedavi süreci basitten komplekse doğru ilerler. Temelde hasta eğitimi ve hastalık etkeni olduğu düşünülen faktörlerin ortadan kaldırılması yapılan diğer tedavilerin etkinliğinin devamını sağlamak açısından çok önemlidir. Bu amaçla; hastanın stresten uzak durması, çeneleri yoracak sert gıdalardan, uzun süreli sakız çiğneme, tırnak yeme, kalem ısırma, dudak yeme gibi kötü alışkanlıklardan uzak durması, esnerken ve gülerken alt çeneyi alttan desteklemesi, besinleri küçük lokmalar halinde ve çift taraflı olarak tüketmesi, doktor önerisine göre sıcak-soğuk uygulamalar yapması ve çene egzersizleri önerilir. Özellikle kas rahatsızlıklarının eşlik ettiği durumlarda ve ağrılı başvuran hastalarda ilk aşamada ağrı kesici-kas gevşetici kullanımına başlanabilir.
Diş Sıkan Bireyler Gece Plağını Mutlaka Kullanmalı!
Diş sıkan hastalarda yapılan kas gevşetici splintler (gece plağı), düzenli olarak kullanılmalıdır. Farklı tipleri olan splint veya gece plağı olarak adlandırılan sert akrilikten üretilen şeffaf plaklar; dişleri aşınmalardan korur, kasların rahatlamasına yardımcı olur ve eklemi stabil konumda tutar. Gece plakları, gün içinde en az 6-8 saat kullanılmalıdır. Gece plağı tedavisine başlamış olan hasta ilk günlerde; konuşma, tükürüğünü kontrol etme gibi noktalarda zorlansa da bu sorunlar birkaç gün içinde geçecektir. Splint kullanma süresi hekim tarafından belirlenir ve belli aralıklarla hastanın durumu takip edilir, gerektiğinde splintde bazı değişiklikler yapılır. Gece plağı, çene eklemi hastalarının tedavi sürecinde aynı zamanda bir teşhis aracıdır, splint rehberliğinde hastanın diş aşındırmaları ile diş temaslarının düzenlenmesi, ortodontik tedavi, protetik tedaviler gibi kalıcı diş tedavilerine ihtiyacı olup olmadığı belirlenir ve hasta buna göre yönlendirilir. Çene eklemi hastalarının muayene ve tedavi süreçleri, alanında uzman hekimlerce takip edilmelidir. Çene eklemi hastalıklarının tedavisi multidisipliner bir tedavi yaklaşımı gerektirir. Ekip içerisinde, diş hekimi, psikiyatrist, fizik tedavi uzmanı, nörolog hekimler yer alır.